6 Aralık 2020 Pazar

 Çok Uzağız Kalplerimize 

neden insanlar bu kadar uzaklar kalplerine , zayıflık sanıyorlar birini mutlu etmeyi ve sevmeyi.

Bu kadar acımasız olmayı neye borçlular acaba ? 

merak ediyorum sadece insan 'lar neden bu kadar uzaklar kalplerine ve duygularına bu bir kötülük olmaması gerek , neden bir insan bir kaldırımın kenarına çöküp hiçbir kediyi köpeği sevmiyor , insan demiyorum çünkü devrimiz kadın cinayetleriyle dolu bir devir insanları sevmek ten bahsedemeyiz o yüzden adını kalplerimizden çok uzağız koydum ya. İnsanın insanı sevmesinden vazgeçmişim ki artık hayvanlardan bahsediyorum hoş onlara 'da iyi davranan yok bunu neden yapıyoruz kendimize , hiç mi bir şarkı açıp uzaklara dalmıyorlar duygularını hissetmiyorlar veya hiç mi yalnız başlarına ben ne yapıyorum diye yürüyüşe çıkmıyorlar çok üzlüyorum bir insanın kendine bu kadar uzak olmasına. çok uzağız kalplerimize makam,mevki,itibar uğruna kalplerimizi kırıyor birbirimizi aşağılıyoruz oysaki birbirimize biraz sevgi biraz saygı duysak her şey düzelecek gibi değil mi bunu neden yazdığımı 'da bilmiyorum muhtemelen sıkılmışlıkla yazıyorum ama insanlardan cidden çok sıkıldım o kadar boş şeyler için üzülüyor sıkılıyor kafaya takıyorlar ki tabiki herkesin derdi kendine büyük ama derdinin acısını neden başka bir insandan çıkartacak derecede büyütüyorlar ki benimde var mesela bir sürü derdim peki ben neden insanlardan çıkartmıyorum acısını yakmıyorum canlarını daha çok kendi derdimi bir kenara bırakıp derdi olan insanlara çare bulmaya gidiyorum. Acaba kendimimi kullandırtıyorum insanlara yada derdim büyük olduğu için , onu düşünmemek içinmi başka dertlere odaklanıyorum bilmiyorum ama bir insanın kalbini kırmadığımda kesinleşelim mesela derdim yüzünden bir insana zarar vermekten kaçmak için kız arkadaşımdan ayrılmıştım çünkü kafam kaldırmıyor ve onunla ilgilenemiyordum onun bakış açısından bakınca belki kalbini kırmışımdır onu bensiz bırakarak ama beraber olsaydım işgence etmiş olacaktım değilmi hayat hep bir bakış açılarıyla dolu mesela ben kendime baktığımda bir okyanus görüyorum dışardan bakılınca o kadar huzurlu sonsuz güzel gözüküyor ama derinliklerimde çok dert sıkıntı acı keder dolu olarak aslında insanlarda kendine bakmalı bir süre en azından düşünmeli arkadaşlar hiçkimse okumuyor buraları arkadaşlar demem ne güzel demi buda bir umutur bakın mesela belki bir gün anlarlar beni diye işte yazımın başında kötü olarak ta nitelendirdiğim insanlar aslına kötü değiller bir bakış açısı lazım onlara ama bu hataları yapmadan önce bulmam gerek sizi, ben ne anlatıyorum neyse siktir edin yakın bi sigara iyi olun iyi kötülüğün bir yararı yok başınızı şefkatle okşayacak bir insan yok etrafınızda iyi olun güzel bir gönülde yer bulun siktir edin geri kalanını geri kalanı bir şekilde gelir hadi zıbarın ben zıbarıcam öptüm. 


28 Kasım 2020 Cumartesi


 Sana Hissedeyim.

Kuyuda bağırıyorum sessizce,

Duyuluyor mu acımın tınısı kulaklarında ?

Yankılarcasına.

Beni hisset, bana dokun.

Uzaktanda olsa yüreğime gel.

Bak ve izle yaralarımı,

Al avuçlarına her biri kar tanesi olan tuzlarını,

Acıma, acıtma bas yarama tuzlarını.

Yaksın kavursun.

Acımın önüne geçsin,

Gözlerinin parıltısı.

Çek al beni bu kuyudan.

Al ki sana dokunayım. 

Sana hissedeyim.


18 Ekim 2020 Pazar

 


ZİNCİRDEN URGAN

Zincirden bir urganım var tam karşımda asılı,

süslü duvarımın yamacında duruyor 

aynı gri havada balkonda açan çiçekler gibi.

zincirli bir urganım var tam karşımda asılı 


öyle sert öyle keskin duruyor ki bakışları,

yaklaşsam öleceğim düşsem öleceğim

aynı sen ve aşkın gibi

zincirli bir urganım var karşımda asılı 


dokunsam buz gibi boynumu geçirsem yumuşacık 

dokunsam donacağım bakakalsam eriyeceğim 

aynı sen ve kalbin gibi 

zincirli bir urganım var karşımda asılı 


öyle dolanmış ki, halatına sarmaşık misali 

izlesem aşık olacağım kafamı çevirsem pişman 

aynı sen ve güzelliğin gibi 

zincirli bir urganım var kaşımda asılı 


dışarıdan sert  ve soğuk duruyor 

korkutuyor bakışları beni

aynı sen ve gözlerin gibi 

ne kadarda korkunç demi 

ölüm de sen gibi yaşamakta 

zincirli bir urganım var karşımda 

aynı ölümle yaşamak gibi.