AĞIT
Ellerimin arasında,saçları savrulmuş,o gün ona çok güzel
yakışacağını düşünerek aldığım gömleğini giymişti her yeri kan içinde,dizlerimin üstüne çökmüş ona bakıyorum,dünyamın nasıl battığını izliyorum,bedenimden ruhumu çekiyorlar sanki,bu acının bir tarifi yok,sakallarımda kan
lekesi ellerim kıp kırmızı,yanakalarım'dan yaşlar süzülüyor,acı naralarım
yıkıyor her yeri ama herkes işine devam ediyor,arabalar geçiyor,insanlar
yürüyor sanki biz orada yokuz sanki,hiçbir şey olmamış, kimse farketmiyor benim her şeyim avuçlarımdan gidiyor,yağmur yağıyor,olmamalı böyle biri uyandırsın beni,böyle kabus olmaz,ben
ne yapıcam sensiz o hayalini kurduğumuz 3 oda 1 salon evde tek başıma,şu yüzünün güzelliğine bak teninin her zerresinde deva bulduğum kalk hadi, gidelim
sabahları şarkı söyleyerek uyandır yine
beni,yine azarla beni senin o muazzam kahvaltını 5 dakika için yatakla
geciktirdiğim için,ama sonra kıyamayıp yine çayımı koy geç karşıma o güzel gözlerinle
uyandır beni güne,hadi kal uyan gidelim balkonumuza gökyüzümüze yine
sinemamızı kuralım derme çatma kanepemizde yatarken,ben erkek çocuk isteyeyim
sen bana kız yine,eve gelip sana
yemekler hazırladığımda mutfağı dağıtmışsın diyip azarla beni kalk hadi
gidelim güzel gözlüm,kalk,bakma bana
öyle manasız,bakma bana öyle ölmüş gibi kalk,koskoca insandan nerede buldu ki
o araba seni,nasıl çarptı sana ben
sana bir kötü söz söylemeye kıyamıyor'ken koskoca araba nasıl çarpar'ki,hep derdin
insan icadı değil'mi demirden betondan yapma duygusuz icatlar derdin,yazdığın
kitaplar gibi olmadı bizim hikayemiz sevdiğim mutlu sonla bitmedi ama bu,oysa
neler hayal etmiştik sevgilim,sevgilim ??
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder